Soğuk Savaş Sonrası NATO’nun Dönüşümü ve Genişlemesi Çerçevesinde Türk Amerikan Askerî İlişkileri

Turkish - American Military Relations within the Framework of Transformation and Expansion of NATO After Cold War

Fırat PURTAŞ
Dr., Gazi Üniversitesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, Uluslararası İlişkiler Bölümü, Araştırma Görevlisi.

Sayfa 7 - 30

Öz
Türk-Amerikan askerî ilişkilerine kurumsal bir nitelik kazandıran NATO, Soğuk Savaş sonrası dönemde büyük bir değişim süreci içerisine girmiştir. Değişen güvenlik koşulları “önleyici diplomasi ve kriz yönetimi” ile “uluslararası terörizmle mücadele”yi İttifakın temel işlevi hâline getirirken, İttifak’ın üye sayısı 16’dan 26’ya çıkmıştır. Türkiye, Amerikan dış politikasının öncelikleri arasında üst sıralarda yer alan NATO’nun dönüşümü ve genişlemesi konusunda bazı çekinceler öne sürmekle birlikte aktif destek sağlamıştır. Bu çalışmada, bir yandan NATO’nun dönüşüm süreci etraflı bir şekilde ele alınırken, bir yandan da bunun Türk-Amerikan askerî ilişkilerine olan yansımaları ortaya konmaya çalışılacaktır.
Anahtar Kelimeler: NATO, Dönüşüm ve Genişleme, Türkiye, ABD, Transatlantik İlişkiler.

Tam metin PDF

INTERPOL, EUROPOL ve Uluslararası Terörizm

INTERPOL, EUROPOL and International Terrorism

Sezgin KAYA
Arş. Gör., Uludağ Üniversitesi, İ.İ.B.F., Uluslararası İlişkiler Bölümü.

Sayfa 31 – 49

Öz
Günümüz dünyasında uluslararası terörizm, genellikle devletlerin güvenliklerine yönelik en önemli tehditlerden biri olarak kabul edilmektedir. Bu nedenle devletler, ilgili tehditle mücadele amacıyla çeşitli biçimlerde ve değişik alanlarda is birliği yapmaktadırlar. Bu balgamda, uluslararası terörizme karsı polisiye ve adli meselelere ilişkin olarak is birliği yapmak da oldukça önemlidir. Çalışmada, bu amaçla oluşturulmuş olan INTERPOL ve EUROPOL’ün uluslararası terörizm karsısındaki rolleri ve konumları, mukayeseli bir biçimde analiz edilmeye çalışılmaktadır.
Anahtar Kelimeler: INTERPOL, EUROPOL, Uluslararası Terörizm, Uluslararası İş Birliği, Avrupa Birliği.

Tam metin PDF

Hamas (Hareket-Ül Mukavemet-Ül İslamiyye) Üzerine Bir Değerlendirme

An Evaluation on Hamas (Hareket-ül Mukavemet-ül İslamiyye)

Atasay ÖZDEMİR
Hv.Per.Ütgm., Harp Akademileri Komutanlıgı, Stratejik Arastırmalar Enstitüsü, 2004-2005 mezunu.

Sayfa 51 – 62

Öz
İslam dini adına eylemler gerçekleştirdiğini iddia eden terör örgütlerinin bölgesel bazda eylem yapan en önemli temsilcilerinden biri HAMAS’tır. Ortaya çıktığı yer ve şartlardan ötürü kendisine belli bir ölçüde taban yaratması ve bölge üzerinde söz sahibi olması, bölgesel bazda eylem yapan diğer İslam diniyle ilişkilendirilen terör örgütlerine oranla daha kolay olmuştur. Özellikle Filistin halkından sosyal ve ekonomik durumları iyi olmayanların yaşadığı Gazze gibi bölgelerde örgütün çok güçlü bir tabanının bulunduğu bilinmektedir. Bu gibi bölgelerde yasayan gençlerin, içinde bulunulan duruma, refahı daha yüksek olan yerlerde yasayan yaşıtlarına oranla, daha sert bir şekilde tepki göstermesinin de örgüte çok büyük bir militan kaynağı sağladığı değerlendirilmektedir. HAMAS’ı ve geçirdiği süreçleri daha iyi anlatabilmek için, makale kapsamında, Filistin’de zaman içinde ortaya çıkan İslami siyasal hareketler ve HAMAS’ın kurucusu olan Seyh Ahmet Yasin’in hayatı hakkında bilgilere de değinilmiştir. Özellikle HAMAS’ın kurulusuna ön ayak olan “İslami Merkez”in, kurulduğu zamanlarda Filistin Kurtuluş Örgütü’ne karsı bir alternatif olması amacıyla İsrail tarafından desteklenmesi makaledeki önemli vurgulardan biri olarak görülmektedir. Ayrıca makalede, şartlar olgunlaştığında meydana gelen bir tetikleyici hareketin (Birinci İntifada) ne kadar büyük boyutta sonuçlara yol açabileceğine de dikkat çekilmeye çalışılmıştır. Gelişen süreç içinde Orta Doğu’da yaşanan gelişmelerin (1991 Körfez Savası gibi) Filistin ile İsrail açısından ortaya çıkardığı sonuçlar da başka bir ilgi çekici konu olarak makaledeki yerini almıştır. Bölgedeki olayların tek sorumlusu olarak genelde Filistinliler gösterilmesine rağmen İsrailli aşırılık yanlılarının yaptıklarının da (Hebron Katliamı gibi) azımsanmayacak düzeyde olması vurgulanmaya çalışılan başka bir konudur. HAMAS’ın intihar saldırılarını bir eylem tipi olarak kullanan ilk Sünni örgüt olması da kendisine verilen önemi hak eden bir örgüt olduğunun temel göstergelerinden biri olarak düşünüldüğünden bu mevzu da makaledeki yerini almıştır.
Anahtar Kelimeler: HAMAS, Filistin, Terör, Orta Doğu, İsrail.

Tam metin PDF

Doğu ve Güneydoğu Anadolu’yu PKK Terörüne Hazırlayan Nedenler

Reasons for PKK's Terror Spreading over Eastern and Southeastern Anatolia

Ahmet KÜÇÜKŞAHİN
Dr.P.Kur.Kd.Alb., Harp Akademileri Komutanlığı Stratejik Araştırmalar Enstitüsü Uluslar arası İlişkiler Ana Bilim Dalı Başkanı.

Sayfa 63 - 94

Öz
Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesi, Ağustos 1984 tarihinde fiili olarak başlayan PKK terörüne sahne olmuştur. Bu makalede, yörenin sosyo-kültürel yapısı incelenerek PKK terörü ile olan ilişkisi ortaya konmaya çalışılmaktadır. Bölgenin 20’nci yüzyılın icaplarına cevap veremeyecek sosyokültürel yapısı, bu yapının ortaya koyduğu sorunlar ve bu sorunların, devletin imkânsızlıklarının veya ihmalinin bir sonucu olarak dışsal bir bakışla “bölgenin kasıtlı olarak geri bırakıldığı” seklinde algılanmasına neden olmuştur. Bu arada, 1978 yılında silahlı mücadele anlayışıyla kurulan PKK terör örgütü, benimsediği strateji ile bölgenin sosyo-kültürel değerlerindeki zafiyetlerini (ağalık sistemi, çok çocukluluk, eğitim durumundaki yetersizlik, küçükbaş hayvancılıkla özdeşleşen yasam tarzı, kız evlatlarının mal gibi görülmesi vs.), coğrafi yapıyı (sınır bölgesi olma, arazinin dağlık yapısı) ve ekonomik koşullardaki yetersizlikleri istismar ederek örgüt stratejisi doğrultusunda kullanmıştır. Bu bağlamda, Türkiye’ye hasım olan devletler, Türkiye’nin dengelerini sarsmak maksadıyla başlangıçta terör örgütünü kullanma politikası izlemişler, bilahare bu politikalarını genişleterek, tarihte de defalarca yaşandığı üzere, Kürtleri kullanma politikasına dönüştürmüşlerdir.
Anahtar Kelimeler: Terör, Kürt, Sosyo-kültürel, PKK, Güneydoğu.

Tam metin PDF

Ulusal Güvenlik Hizmeti ve Savaşın Sevk ve İdaresi Kapsamında Askerlik Kurumunun ve Subaylık Mesleğinin Analizi: Dünyada ve Türk Toplumunda Askerliğe Bakış

Analysis of Military Institution and Occupation as Officers within the Framework of National Security Service and Management of War

Ünsal SIĞRI
Dr.Topçu Bnb., Kara Harp Akademisi, KOMKARSU Öğrenimi Müdavimi.

Sayfa 95 - 111

Öz
Bu çalışma, tehditler ve sonrasındaki savaşlar balgamında insanların ve onların oluşturduğu toplumların güvenlik ihtiyacının belirmesi ve bunun sonucunda güvenliğin sağlanması maksadıyla ortaya çıkan askerlik kurumunun ve subaylık mesleklerinin analizi üzerinde durmaktadır. Askerlik kurumunun ve subaylık mesleğinin daha kolay anlaşılmasını sağlamak maksadıyla, dünyada ve Türk toplumunda askerliğe bakış açıları da makalede incelenmektedir. “Gruplar arasındaki şiddet içeren çatışmalar” olarak tanımlanabilen “savaşların” ortaya çıkısı ile birlikte, güvenliği sağlayacak kurumlar olarak “askerî kurumlar” yani “Silahlı Kuvvetler” ortaya çıkmıştır. Silahlı Kuvvetlerin belkemiğini oluşturan subay kadroları ise basta bir profesyonelleşme ve uzmanlık alanı olarak belirmiş, ardından ise bir “meslek” hâlini almıştır. Silahlı Kuvvetlerin kurumsallaşması ile birlikte, içinde yaşanılan sivil toplum ile olan etkileşim neticesinde “sivil-asker iliksileri” kavramı da incelenmesi gereken önemli bir alan olarak belirmiştir. Hâlihazırda “toplumun askerliğe bakısı” konusunda dünya literatüründe genel olarak geçerli olan kalıp yaklaşımlar mevcut olmakla birlikte, ülkelerin kültürlerine göre farklılaşan “askerliğe bakış açılarının” olması da doğaldır. Bu kapsamda; Türk toplumunda askerlik ve subaylık ve Türk toplumunun askerlik mesleğine bakısı da çalışmada incelenen konular arasında yer almaktadır.
Anahtar Kelimeler: Savaş, Güvenlik, Silahlı Kuvvetler, Askerlik, Subaylık, Sivil-Asker İlişkileri, Türk Toplumunda Askerlik ve Silahlı Kuvvetler.

Tam metin PDF

“Erken Modern Dönem Avrupası’nda Askeri Devrim” Tartışması Üzerine Bir Rehber

A Guide on the Debate over "Military Revolution in the Early Modern Europe"

Gürsu GÜRSAKAL
Arş. Gör., Uludağ Üniversitesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, İktisat Bölümü.

Sayfa 113 - 125

Öz
Bu çalışmada Batı askerî tarih literatüründe önemli bir yer kaplayan ve erken modern dönem Avrupa’sında oluştuğu iddia edilen “Askerî Devrim” ve bununla ilgili olan tartışmalar analitik ve mümkün olan en sade biçimde, ancak tartışmaların ve konunun karmaşık olmasından kaynaklanan çetrefilli tarafları da göz ardı edilmeyecek bir şekilde okuyucuya aktarılmak istenmiştir. Ayrıca Askerî Teknik Devrim (ATD) ve Askerî Faaliyetlerde Devrim(AFD) kavramları ve ilgili tartışmalara da sadece çıkış noktası ile ilgili olarak ana hatlarıyla değinilmiştir. Bu tartışmaları yakından takip etmek askerî, teknolojik ve ekonomik etkenlerin tarih boyunca karşılıklı etkileşimini ve dönüşümünü anlamak için son derece faydalı olacaktır.
Anahtar Kelimeler: Askerî Devrim, Askerî Teknik Devrim, Askerî Faaliyetlerde Devrim, Erken modern dönemde Avrupa, Teknolojik Devrimler.

Tam metin PDF

2004 Referandum Döneminde Kıbrıs ve Yaşanan Gelişmeler

Cyprus and the Developments Occurred in Cyprus During the 2004 Referandum

Ulvi KESER
Dr.Ög.Yb., Maltepe Askerî Lisesi Komutanlığı.

Sayfa 127 – 144

Öz
Kıbrıs ilk defa olarak uluslararası alana Yunanistan’ın konuyu Birleşmiş Milletler’e getirmesiyle çıkar. Burada istediği sonucu alamayan Yunanistan’ın bu girişimleri sonrasında Kıbrıs adası 1 Nisan 1955 sonrasında kanlı bir döneme girer. 1960 yılında Kıbrıs Cumhuriyeti kurulmasına rağmen maalesef bu da uzun ömürlü olmaz. Bugün gelinen noktada ise Kıbrıs Rum Kesimi’nin tek yanlı ve haksız bir şekilde AB üyesi olması ve bu konuda gayret gösteren Kıbrıslı Türkleri köseye sıkıştırmak için elinden geleni yapması söz konusudur. 1974-2000 döneminde hep gündemde tutulan Kıbrıs sorunu pek çok girişime rağmen çözülemezken Anan Planı bir kurtarıcı olarak ortaya çıkar ancak o da bu problemin bir çözüme ulaşmasını sağlayamaz. 2004 referandumu öncesi vaatlere ve söylenenlere inanan Kıbrıslı Türkler ise referandum sonrasında, söylenenlerle uygulamanın çok farklı olduğunu görürler ancak bu ikilemi görmek için artık çok geç kalmışlardır.
Anahtar Kelimeler: Kıbrıs, Annan Planı, 2004 Referandum, KKTC.

Tam metin PDF